4 Mayıs 2009 Pazartesi

1 Mayıs Sonrası Kabine Ertesi...

1 Mayıs'ı kazasız belasız atlattık, çok şükür kabine revizyonu da gerçekleşti. Parti içi dengeler gözetilerek yapılmış değişiklikler olarak addediyorum yeni atamaları. Siyasetin günlük oyalamalarından uzaklaşıp olgulara baktığımızda ise varılan sonuçlar bence şu: Ekonomisi daralan Türkiye'nin gittikçe muhafazakarlaşan sosyal dokusu hem günlük hayata hem de siyasete yansıyor İmam kılıklı bakanlar,badem bıyıklı kamu görevlileri, sakallı otobüs şoförleri,türbanlı öğretmenler ya da 112 görevlileri...Şekilci olmayın diyorlar ama bunu diyenler de şeklen yaşıyorlar hayatlarını. Adım adım çağdaşlıktan geri adım atıyoruz. Sanatçılar,bilim insanları ya da sporcular bu düzeydeki zihinsel ortamda doğal olarak başarılı olamıyorlar. Sokaktaki vatandaş hem kalıplarının arkasına hapsolmuş durumda hem de yoklukla mücadele veriyor.Adaletten eğitime, sağlıktan sosyal hayata kadar taassub içersinde yaşıyoruz,düşünüyoruz dolayısıyla çağdaş değerler üretemiyoruz. Geri kalmış olanlar için problem değil ama gençlerin aynı durumda olduğunu görmek beni üzüyor,peki ya sizleri?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder