Kurnaz insan ile akıllı insan arasında fark var bana kalırsa.Birisi kısa vadeli çıkarlarını ön planda tutarken, akıllı insan geleceğini de hesaba katarak hareket eder. Tıpkı Rusya Başbakanı Vladimir Putin ya da ABD Başkanı Barack Obama gibi. Bizde uzun erimli amaçları olan siyasetçiler azdır. Halkın oyunu aldıktan sonra sözünü unutanlar, rüşvet ve kayırma yaparak koltuğunun hakkını yiyenler,iç ve dış çıkar çevrelerinin maşası olanlar Türk politik hayatında normal olarak kabul edilirler.Üstelik bu durum insan malzemesinin çürüklüğünü de gösterir.
Tek suçlu onlar değil halbuki:Siyasetçiler, kirlenmiş bir toplumun günahkar barometresi olarak görülebilirler. Bizler, pisliğin üzerinde oturduğumuzun farkında bile değiliz. Muhafazakarlık ya da ayıp kültürü altında her türlü rezilliğe teşne insanlar üreten vahşi çöplük gibi bu güzel ülkemiz.Açlığın ve baskının ezdiği hayatların karşılığı işte böylesi bir kara tablo. Kaderimiz olarak bellediğimiz kıskaçlar arasında güdük bırakılmış , ulu orta yerlere serilmiş değer yargıları. Her geçen günün bir öncekini arattığı ilişki ve yaşam tarzları, modernleşemeyen bireylerin aidiyet duyduğu cemaatten kopamama sancısını için için anlatıyor.Kırdan kente göç sürecinde şehirlerimiz köyleşti, kentli insanların küçük gördüğü taşra kültürü büyük şehirlerde gitgide değersizleşerek hakim oldu.
Yozlaşmanın dibini bulduğumuzu anladığımız an ekonomik gerilememizin son noktasını da bulmuş olacağız.
17 Ağustos 2009 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder