8 Eylül 2009 Salı

Belçika İflasta, Türkiye Ne Durumda?

Belçika Bütçe Bakanı, "Belçika şirket olsaydı iflas etmişti." mealinden açıklamada bulunmuş.Bütçe açığının 25 milyar avroya çıkması yanında haberde federal hükümete federe hükümetlerin gereken destekte bulunmadığından şikayet ediliyor.Konunun hoşuma giden kısmı ise ülkede Bütçe Bakanı'nın bulunması. Hani bizde Ekonomi Bakanlığı var, onlarda ise bütçe bakanlığı genelden ayrılarak bir bakana bağlanmış.Bakanlar ile bakmayanlar arasında fark var. Bu fark, Küresel Kriz'e tedbir alıp almamak arasında yatıyor. Güçlü ekonomilerin iç problemlerine odaklandığı günlerde kendi hükümetimiz kafasını kuma gömerse krizin geçeceğini sanıyor.Mevcut yamalı tedbirler ya da özel sektörün kampanyalarıyla sıkıntının hafifleteceğini sanmak tam bir ciddiyetsizlik örneği. Bütçe, üretim, milli gelir, ihracat rakamları alarm vermeye devam ediyorlar. Sanayi üretimi Temmuz ayında geçen seneye göre %9.2 düşerken, bu yılın Haziran ayına göre %0.9 artmış. Faiz, borsa ve kur fiyatlarındaki sanal düzelme ya da durağanlık; faizler yükselip enflasyonu tetiklediğinde ve dolara çıkış için destek sağladığında , yerli ve yabancı sermayenin geçici kar etme amaçlı düzeltmeleri oldukları görülecek.

Açık veren bütçe daha çok borçlanan kamu anlamına geliyor,hızla borçlanan kamu kesimi ise faizlerin yükselmesine sebep,yüksek faiz ise yüksek enflasyona. Birbirlerini besleyen bu süreç dış desteğe rağmen kur fiyatlarına yukarı yönde bir ivme kazandırabilir. Türkiye'de tüm krizlerin gerisinde döviz açığı yattığı için döviz bolluğunda döviz krizini anmam saçma sanılmasın. İnsanı var eden korkularıdır, hele bu tedbirsizlik ortamında doların 2.00 TL. olduğunu görmek ne anlama gelir onu da siz söyleyin.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder